Bir Başkadır dizisinin başrol oyuncusu Öykü Karayel’den rolü hakkında samimi itiraflar
Netflix’in son yerli dizisi ‘Bir Başkadır’ yayınlandığı günden bu yana en çok konuşulan mevzular arasında yer aldı. Diziden geçen otobüs sahneleri, oyunculuk performansları gibi bir çok mevzu tek tek gündem olurken son olarak dizinin başrol oyuncusu Hikaye Karayel konuştu.
“MERYEM’İN BENDEN DAHA ÇOK ARTISI VAR”
Ayşe Arman’a özel açıklamalar yapan Karayel, rolü için “Meryem içimizden biri. Birlikte yaşadığımız insanlardan biri” derken rolü ve kendisi arasındaki eşlikler ve değişiklikler hakkında şöyle konuştu: “Onun bana göre artıları var! Mesela Meryem, sezgileri çok güçlü bir bayan. İçgüdüsel olarak, kendine, neyin iyi geldiğini öğreniyor. Kendisini ifade etmekte gerçeğinde bana kıyasla çok daha zaferli! Ama birtakım kalıpların içine düşmüş. Sıkışmış seziyor bazı açılardan kendini. Peki bu, onun kabahati mi? Hayır! Yaşam, buna neden olmuş, yaşadığı sosyal etraf buna neden olmuş… Fakat oradan çok saf, çok naif bir biçimde kendine çıkış yolları bulabiliyor.”
“ROLLERİMİZ İÇİN HEPİMİZİ ELİMİZDEN GELENİ YAPTIK”
“Hepimiz elimizden geleni yaptık. Zira öyküyü çok hoşlandık. Çok inandık… Meryem’in ailesi güç gidişatta. Yengesinin psikolojik meseleleri var, bir tasayı var. Dizinin başını öğrenmiyoruz ne olduğunu, sonuna doğru biliyoruz. Bayan, ruh gibi, varla yok arası. Yeğenlerinin bir tanesi konuşamıyor. Abisi, tam aileye bakmaya çalışıyor, baskı altında. Ekonomik olarak çok güç vaziyetteler başka bir deyişle. Evin içinde bir keşmekeş etrafı var. Ama Meryem, bu koşullar altında dahi, aralıksız çalışan, didinen, yengesini de yönet eden, ağabeyini de durgunlaştıran bir şahsiyet. Dizinin başında, bayan kişilikler, yaşam içinde bir o yana, bir bu yana savruluyor gibi gözükse de gerçeğinde hepsi çok eforlu bayanlar. Zati sonunda da o dönen çarkı ellerine alıyorlar. Bayanın gücünü de görüyoruz dizide.”
“ROLÜMLE EMPATİ KURUP OYNADIM”
Role hazırlanırken neye dikkat ettiğinden bahseden Hikaye Karayel, “Genel olarak her rolde beni -tam oyuncuları- bir ‘imtihan’ bekliyor. O da: ‘Sahicilik.’ Ben de canlandırdığım kişiliğin olabildiğince hakikat olmasına çalışıyorum. O kişiliği benimsemeye, kavramaya çalışıyorum. Empati kuruyorum. Daha doğrusu, ben, o olmaya çalışıyorum! Her sahnede, ‘O, bunu yapar mıydı?’ ya çok takılıyorum… Evet, güç. Ama yaptığımız işi, hoş yapan da bu. Sahicilik. Ancak o zaman, rolünün hakkını verebiliyorsun” dedi.
